14 Ocak 2017 Cumartesi

SİNEKLİ BAKKAL okudum yorumladım!






Kitap adı: Sinekli Bakkal 
Yazar: Halide Edib Adıvar 
Yayınevi: Can
Sayfa: 426
Baskı: 1935



Yorumum:


Merhabalar…

Uzun zamandır bu kadar eski yazılmış yerli roman okumamıştım. Sanırım buna benzer en son Saatleri Ayarlama Enstitüsini okumuştum.

Kitabın ana konusu,

İstanbul’un Sinekli Bakkal mahallesinin Sinekli Bakkal sokağında doğup büyüyüp evlenen Rabia adlı bir hafız kızının ve çevresindekilerin hayatıdır.

Dönem Osmanlının son yıllarında geçiyor. Yani Abdulhamit dönemini izler gibisiniz. Yazarı bazı konularda oldukça yanlı buldum. Bunu da kitabı okurken farkedeceksiniz.

Kitabın dili oldukça ağırdı, ama can yayınları aşağıya sözlük koymuş bilinmeyen kelimeler için. Yani metni Türkçeleştirmek yerine orijinali bozulmasın diye sözlük koyulmuş. Yine de okurken yordu.

Bunun yanında kitap genel olarak konu itibari ile oldukça akıcı ilerliyor. Yazarın betimlemeleri harikaydı.

Kitabı her türlü tavsiye ederim yazar kalitesini belli ediyor o zamanlar her önüne gelen yazar olamıyormuş onu anladık:)

Bu kitapla dağarcığınıza yeni kelimeler katabilirsiniz.

Aynı zamanda bizim yerli romanlarımızı eskiden başlayarak okumak boynumuzun borcu bence. Diğer popüler kitapların arasına bence Türk edebiyatını da yerleştirmelisiniz. Bu tarz kitapları okul ödevleri olarak değil, gerçekten okunması gereken kitaplar olarak düşünürseniz zevkle okursunuz ki cidden iyi bir kitaptı.

İlk Halide Edib kitabımdı ama aynı yazarın Kalp Ağrısı kitabını da okumak istiyorum. 

Karakterler:

Rabia: Romanın asıl kahramanı: İlhâmi İmamın kızı Emine ve Kız Tevfik diye bilinen orta oyuncusunun kızı “Rabia”dır. Rabia, Yazarın romanda kendisi yerinde gösterdiği ve “İdeal Türk kadını nasıl olmalı?” sorusunun cevabı olan kişidir. Rabia’nın kişiliğinin oluşmasında babasından çok dedesinin etkili olmuştur. Kendisi İmam olduğu için torunu hafız yaparak İslami bilgilerle donanmasını sağlamıştır. Paşanın konağına gitmesi ile Rabia’nın kişiliğinin değişiminde en büyük etkiyi görülüyor. Dedesinin yanında her zaman cehennemden bahsedilerek büyüyen Rabia konağın ortamını görünce geleneklerine bağlı, ancak batı eğilimli bir karakter ortaya çıkıyor. 

Kız Tevfik: Daima şen şakrak, orta oyununda usta, yakışıklı ve çok düzensiz bir kimlikte anlatılıyor.

Vehbi Dede: Konakta Rabia’ya ders veren bir Mevlevî derviş olarak bize aktarılan Vehbi Dede, her zaman teselli edici teskin edici mizacı ile Rabia’nın dedesinden çok farklı olarak Ruh okşayıcı bir alim olarak anlatılıyor.

Peregrini (Osman): Annesinin tavsiyesiyle eskiden papaz olan Peregrini daha sonra her hangi bir dine bağımlı olmaksızın yaşamış bir müzik hocası. Türkçe’yi çok iyi konuşan bu adam dinsiz olmasına rağmen Vehbi Dede gibi dinine bağlı insanlara saygı duymuştur. 

Selim Paşa: Eski Dahiliye Nazır, padişaha son derece bağlı bir mizaç ortaya sürmüştür. Öyle ki kendi oğlunu bile gözünü kırpmadan ve elinde kesin delil olmadan sürebilmiştir. Ama diğer taraftan Rabia’ya karşı hep şefkatli olmuş ve iyi davranmıştır.

Emine: Rabia’nın annesidir. 

İlhamî İmam: Rabia’nın büyük Babası, mahalleliye devamlı cehennemden bahseden bir imam.

Diğer tipler:

Bilal; Rabia ile evlenmek isteyen bir genç,

Rakım Amca; mahallenin cücesi,Rabia ona amca diyor.

Pembe; Rabia’nın hizmetini yürüten beraber yaşadığı çingene,

Hilmi; Selim Paşanın Jön Türk oğlu,

Sabiha Hanım; Selim Paşanın Hanımı,

Kanarya Hanım; Köşkte ki bir Çerkez kızı.


Bunlarda benim linklerim

kitaplardansayfalar.blogspot
instagram.kitapcumlelerim
kitapcumlelerim.tumblr


















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder